2008'e giriş ânını yalnız kutlamış ve bir kaç satır yazmıştım.
Bu sefer berâber kutlayacaktık yeni yılın gelişini. Evde noel ağacı kurulmuş, dibine hediyeler konulmuştu bir kaç gün önceden.
30 Aralık günü Lina hastalandı. Burnundan sümük, gözünden yaş eksilmedi. Hâlâ da öyle...
Rahatsız. Keyfi yok. Ben bunları yazarken bile duyuyorum içeriden hafif hafif ağlamasını ve öksürmesini.
30 Aralık gecesi, sabaha karşı yatakta kusmasından sonra bizlere dönüp "Annecim, Babacım, bana kızmadığınız için size teşekkür ederim." deyişini hiç unutmayacağım.
Bunu söylemesinin nedeni sanırım, burnunun sürekli akıyor oluşundan dolayı gıcık kapması ve huysuzluk içerisinde sürekli "Burnum akıyooaaa.." diye vikviklenmesine, "Yeter Lina.. Akıyorsa sileriz, ağlama artık." diye hafif sinir yapmamdı..
Sonuçta, geceyarısına iki üç saat kala, baktık ki dayanamayacak, açtık hediyelerini.. Sevindirdik. Ve yattı.
Ben yeni yıla girmeye yirmi dakika kala duş alan en temiz Türk erkeği ünvânı ile döndüm içeriye, içkimi tâzeledim.. Bir kaç dakika sonra A.W. geldi, içeride uyuyan Lina'nın yanından..
Balkonda acık müzik yaparak, havai fişekleri izleyerek, yan komşularımız ile balkondan balkona kutlaşarak girdik 2009'a..
Sonra 01.00 sularında A.W. ve ikiyi biraz geçe de ben yattım...
Normal zamanda daha geç yattığım çok zaman vardı hâlbuki.
Sabah 6,30 civârında Lina'nın ağlaması ile uyandık. Artık akıntıdan ve silmekten yara olmuş burnunu işâret ederek, "Akıyooaa ama silemiyooaamm, acıyoaa" diyordu.
Önce içimden "Ulen bu ne biçim yılbaşı sabahı lan?" diye söylenerek kalktım.
Böyle başlayan bir yıl acaba böyle mi geçecek diye düşünerek...
Sonra...
Bu düşüncelerimden yaklaşık 5-10 dakika sonra,
İzmir'de gün doğarken, yılbaşı ertesi sessizliğinde, kanepede, kucağımda, bana sarılarak uykusuna yenik düşen küçük kızıma baktım. Ve fikrimi değiştirdim.
Çok güzel bir yılbaşı sabahıydı.
Birlikteydik.
Kucağımda uyuyordu.
Ve böyle başlayan bir yıl, böyle geçecekti...
Sevgiyle yâni.
Bakış açısı buydu işte.
Koca şehirde en ufak bir gürültü yoktu. Duyulabilen sâdece Lina'nın nefes sesiydi.
Kulağına, "Ülkemize, insanlarımıza, sevenlerimiz ve sevdiklerimize, dost, arkadaş, kardeşlerimize ve ailemize mutlu yıllar..." dileğimi fısıldadım.
11 yorum:
Harika bir yazı. Açıyı çok güzel yakalamışsın gerçekten. Hep böyle huzur içinde, ama elbette sağlıkla, mutlu mesut yıllar geçirmeniz dileğiyle,
cinar.
hamiş : manzaranıza bayıldım.
geçen yıl; 'neşemiz bol olsun' demişim, bu yıl "huzur dolu geçsin yeter, gerisi yalan gayri" diyerek kutluyorum yeni yılını ağabey.
dilerim 2009, sevdiklerinle geçireceğin mus-mutlu bir yıl olsun...
Yeni yılı beraber karşılayacağınız, sağlıklı, mutlu ve huzurlu nice nice yıllara diyorum abi.
Küçük prensese acil şifalar.
Sevgiler
Geçmiş olsun Linacığa. Haklısın Abi, insanın çocuğu ve sevdikleri ile birlikte olması yeterince büyük bir mutluluk sebebi. Üstü ekstra mutluluk. O andaki atmosferi anne ya da baba olanlar dışında da, bu güzel yazını okuyan herkes hissetti eminim.
güzel dilekleriniz için öncelikle teşekkür ediyorum.umarım 2009 yılı hepimiz için güzel geçer.
bu arada sondaki fotoya bakıp duygulandım genelde sabah 8'deki halini iyi bilirim şimdi böyle sakin görünce özlediğimi anladım..teşekkürler..
Harikasınız Abi, gerçekten en güzel başlangıç bu olabilirdi. Ah bir de hastalık meselesi olmasa...
O sıcak saatlerinizi yaşar gibi hissettim ve gidip oğluma sarıldım. Teşekkür ederim...
Ailenizle, sevgili Lina'nızla birlikte, olmaktan keyif aldığınız yerlerde, yapmaktan keyif aldığınız şeyleri yaparak daha nice sağlıklı, huzurlu seneler geçirmenizi dilerim.
üçünüzün birlikte sağlıklı ve mutlu ve huzurlu bir yıl geçirmenizi diliyorum..
@Çınar,Gamze,Mahallenin Delisi, Sem,Hep,İçimden Geldiği gibi, Geveze Kalem, Başak, 7.Oda..
*Sevgili Çınar, İzmir'e yolun düşerse bekleriz, mutlu oluruz.
*Sevgili Gamze, Çok teşekkürler ii dileklerine..
*Sevgili Mahallenin Delisi, Sana da çok teşekkür ve mus-mus-mutlu yıllar.:)
*Sevgili Sem, özlettin kendini.. Teşekkürler.. Sana da mutlu yıllar.
*Sevgili Hep, Teşekkür ederim. Umarım hissettirebilmişimdir.
*Sevgili İçimden Geldiği Gibi,
Evet, İzmir uzakta olununca özlenen bir şehir.. Teşekkürler.
*Sevgili Geveze Kalem, çok sağol.. Ben teşekkür ederim.
*Sevgili Başak, iyi dileklerine teşekkür ediyor ve ben de sana mutlu bir yıl temenni ediyorum..
*Sevgili 7.Oda, biz de sana, Öykü'ye ve tüm sevdiklerine mutlu bir yıl diliyoruz.
Hepinize çok sevgiyle.
Böyle zor zamanlarda dayanılan babanın omuzu her zaman bulunmuyor..Hangi yaşta olursa olsun umarım hep böyle babakız ve ailece beraber geçirirsiniz yılbaşılarınızı :)
Yorum Gönder